Ankara'da 13 Saat Sürecek Su Kesintisi: Etkilenen Mahalleler Açıklandı

Ankara'da bazı mahallelerde 31 Aralık 2025 tarihinde gece saat 23.00 ile sabah saat 12.30 arasında 13 saat sürecek su kesintisi yaşanacağı duyuruldu. Bu kesintinin sebebi, Ankara Su ve Kanalizasyon İdaresi (ASKİ) tarafından yapılan su manevrası çalışmaları olarak açıklandı. Kuraklık nedeniyle su temin sistemlerinde meydana gelen aksaklıkların giderilmesi amacıyla gerçekleştirilecek olan bu çalışmalar, belirli bölgelerde suyun kesilmesine neden olacak.

Kesintiden etkilenecek mahalleler arasında Gölbaşı, Çankaya, Altındağ, Mamak, Yenimahalle, Etimesgut, Çubuk ve Sincan yer alıyor. Özellikle Gölbaşı'ndaki Ballıkpınar, Hacılar, Hacıhasan gibi mahallelerde, Çankaya'daki Çukurambar ve Söğütözü gibi yerlerde su kesintisi 31 Aralık gecesi başlayacak ve sabah saat 11.00 veya 12.30'a kadar devam edecek. Bu süreçte, suyun yüksek kotlarda ulaşım zorluğu sebebiyle daha geç verilebileceği de belirtildi.

Bu durum, yerel yönetimlerin su altyapısına yaptıkları yatırımların yeterliliği konusunda tartışmaları da beraberinde getiriyor. ASKİ, su kesintilerini önlemek amacıyla zaman zaman su dağıtım sisteminde manevralar yaparak bakım ve onarım işlemleri gerçekleştiriyor. Ancak, bu tür kesintilerin sıklığı ve süresi, vatandaşların günlük yaşamını olumsuz etkilemeye devam ediyor. Su, hem kişisel hijyen hem de evsel ihtiyaçlar açısından hayati bir öneme sahip olduğu için bu kesintiler, toplumda huzursuzluğa yol açıyor.

Son zamanlarda Türkiye genelinde yaşanan kuraklık, su kaynaklarını olumsuz etkileyerek birçok şehirde su sıkıntısına yol açtı. Özellikle Ankara'da, son yıllarda su seviyelerinin düşmesi, altyapının yetersiz kalmasına neden oldu. Uzmanlar, bu sorunun sadece yerel yönetimlerin su dağıtım sistemindeki aksaklıklarla sınırlı olmadığını, aynı zamanda iklim değişikliği ve kuraklık gibi doğal faktörlerle de bağlantılı olduğunu vurguluyor. İklim değişikliği, yağış düzenlerini etkileyerek su kaynaklarının azalmasına sebep oluyor. Bu bağlamda, Ankara'nın su yönetimi stratejilerinin acilen gözden geçirilmesi gerektiği belirtiliyor.

Kuraklık, sadece içme suyu ihtiyacını değil, aynı zamanda tarım ve sanayi sektörlerini de olumsuz etkiliyor. Tarımsal sulama için gereken su miktarının azalması, gıda üretimini tehdit ediyor. Türkiye'nin tarım sektörünün büyük bir kısmı suya bağımlı olduğundan, bu durum hem üreticileri hem de tüketicileri ciddi şekilde etkiliyor. Tarım alanındaki su kıtlığı, ürün fiyatlarının artmasına ve gıda güvenliğinin tehlikeye girmesine neden olabilir. Uzmanlar, su kaynaklarının yönetimi konusunda daha etkin politikaların uygulanması gerektiğini, aksi takdirde gelecekte daha büyük su krizlerinin yaşanabileceğini ifade ediyor.

Ankara'daki su kesintileri, benzer sorunların yaşandığı diğer şehirlerle karşılaştırıldığında, Türkiye'nin su yönetimi konusundaki zorluklarını gözler önüne seriyor. Örneğin, İstanbul'da da zaman zaman su kesintileri yaşanıyor, ancak bu şehirde su tasarrufu ve alternatif su kaynaklarının kullanımına yönelik daha fazla önlem alındığı görülüyor. İstanbul'da yağmur suyu toplama sistemleri ve arıtma tesisleri gibi projeler, su yönetiminde önemli bir rol oynuyor. Ankara'daki kesintiler, suyun yönetiminde daha kapsamlı stratejilere ihtiyaç duyulduğunu gösteriyor.

Bu bağlamda, yerel yönetimlerin sadece altyapı yatırımlarıyla sınırlı kalmayıp, su tasarrufu konusunda da vatandaşları bilinçlendirmesi büyük önem taşıyor. Su tasarrufu eğitimi ve kampanyaları, hem bireylerin hem de toplulukların su kaynaklarını daha verimli kullanmalarına yardımcı olabilir. Ayrıca, su kaynaklarının korunması ve sürdürülebilir yönetimi için toplumun tüm kesimlerinin iş birliği yapması gerekmektedir.

Sonuç olarak, Ankara'da yaşanacak bu su kesintisi, vatandaşların günlük yaşamını etkilerken, su yönetiminde daha etkili çözümlerin üretilmesi gerektiğini bir kez daha ortaya koyuyor. Gelecekte su kaynaklarının daha verimli kullanılması, altyapının güçlendirilmesi ve iklim değişikliği ile mücadele için gerekli adımların atılması hayati önem taşıyor. Bu tür olaylar, şehirlerin su yönetim stratejilerini gözden geçirmeleri için bir fırsat sunuyor. Bu bağlamda, Ankara'nın su kaynakları yönetimi için daha sürdürülebilir ve etkili çözümler geliştirmesi, hem mevcut sorunların aşılması hem de gelecekteki su krizlerinin önlenmesi açısından kritik bir öneme sahip olacaktır.