Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 77 yaşındaki H.Ö.'yü dolandırdığı iddia edilen A.C. hakkında hazırladığı iddianame ile birlikte, şüpheli için 10 yıla kadar hapis cezası talep etti. Olayda, H.Ö.'nün kendisini banka çalışanı olarak tanıtan bir kişi tarafından telefonla arandığı ve psikolojik baskı ile dolandırıldığı ifade ediliyor. Bu tür dolandırıcılık vakaları, özellikle yaşlı bireyler arasında artış göstermesi nedeniyle dikkat çekiyor.

İddianamede yer alan bilgilere göre, H.Ö. telefon görüşmesi sırasında dolandırıcının sürekli konuşarak kendisine baskı kurduğunu ve şifre taleplerini onaylattığını belirtti. Dolandırıcı, H.Ö.'nün iki farklı banka hesabından toplamda 174 bin lira çekti. H.Ö., dolandırıcılığın ardından durumu polise bildirerek şikayetçi oldu. Bu tür vakaların artması, yaşlı bireylerin dijital dünyaya adaptasyon zorluğu ve dolandırıcılık yöntemlerinin karmaşıklığı ile ilişkilendirilmektedir.

A.C., iddianamedeki ifadesinde, dolandırıcılık suçlamalarını reddetti. Kendisine tanımadığı kişiler tarafından hesap kiralanması için mesaj atıldığını ve bu kişilerin kendisini dolandırdığını savundu. A.C., İstanbul'da buluştuğu kişilerin kendisinden telefonunu alarak hesap açtırdığını ve paranın kendisine verilmediğini anlattı. Bu tür durumlar, dolandırıcıların mağdurları nasıl manipüle ettiğine dair önemli bir örnek teşkil ediyor.

Son yıllarda Türkiye'de dolandırıcılık vakalarının sayısında gözle görülür bir artış yaşanıyor. Özellikle yaşlı bireyler, dijital çağa ayak uydurmakta zorlandıkları için dolandırıcıların hedefi haline geliyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, 2023 yılında dolandırıcılık vakalarının %30'unun 60 yaş üstü bireyler tarafından bildirildiği kaydedildi. Bu durum, yaşlı bireylerin dijital okuryazarlık eksikliğinin yanı sıra, sosyal izolasyon gibi faktörlerin de etkili olduğunu gösteriyor.

Uzmanlar, dolandırıcılık vakalarının artmasının birçok nedeni olduğunu belirtiyor. Psikolog Dr. Ayşe Yılmaz, "Yaşlı bireyler, yalnızlık hissi ve güven arayışı nedeniyle dolandırıcıların tuzağına daha kolay düşebiliyorlar. Dolandırıcılar, bu duyguları kullanarak mağdurlarını manipüle ediyorlar," diyor. Ayrıca, yaşlı bireylerin teknolojiyle olan ilişkileri, dolandırıcılık yöntemlerinin karmaşıklığı karşısında zayıf kalmalarına sebep oluyor.

Dünya genelinde benzer dolandırıcılık yöntemleri uygulanıyor. Özellikle ABD ve Avrupa ülkelerinde yaşlı bireyler, telefon dolandırıcılığına maruz kalma oranının yüksek olduğu belirtiliyor. Örneğin, ABD Federal Ticaret Komisyonu (FTC) tarafından yayımlanan rapora göre, 2022 yılında 60 yaş üstü bireylerin dolandırıcılığa maruz kalma oranı %45 artış göstermiştir. Bu durum, dolandırıcıların hedef kitlelerini belirlerken yaşlı bireyleri nasıl stratejik bir şekilde seçtiklerini ortaya koyuyor.

Yetkililer, dolandırıcılıkla mücadele için çeşitli stratejiler geliştirmekte. Emniyet Genel Müdürlüğü, yaşlı bireyler için bilgilendirme seminerleri düzenlemekte ve dolandırıcılık yöntemlerini anlatan broşürler dağıtmaktadır. Ayrıca, ailelerin yaşlı bireylerle iletişim kurarak onların teknoloji kullanımı konusunda destek olması gerektiği vurgulanıyor. Uzmanlar, "Aile üyeleri, yaşlı bireylerle sürekli iletişim halinde olmalı ve onları bilgilendirmelidir," diyor.

Olayla ilgili sosyal medyada farklı görüşler ortaya çıktı. Bazı kullanıcılar, dolandırıcılık yöntemlerinin daha iyi tanıtılması gerektiğini savunurken, bazıları ise yaşlı bireylerin daha dikkatli olmaları gerektiğini belirtti. "Kendi güvenliğimiz için daha dikkatli olmalıyız," diyen bir sosyal medya kullanıcısı, dolandırıcılıkla mücadele için eğitim programlarının artırılması gerektiğini ifade etti.

Dolandırıcılık vakalarındaki artış, kamuoyunda endişelere neden olurken, yetkililerin bu konudaki önlemleri artırması bekleniyor. H.Ö. davasının sonuçlanmasının ardından, benzer vakaların artış gösterip göstermeyeceği merak konusu. Uzmanlar, dolandırıcılık yöntemlerinin evrim geçirmesi nedeniyle sürekli olarak eğitim ve farkındalık çalışmalarının yapılması gerektiğini vurguluyor.

Sonuç olarak, dolandırıcılık vakalarının önlenmesi için toplumun her kesimine önemli görevler düşüyor. Yaşlı bireylerin korunması, yalnızca yasal düzenlemelerle değil, aynı zamanda toplumsal bir sorumluluk olarak da ele alınmalıdır. Bu bağlamda, eğitim ve bilinçlendirme çalışmaları, dolandırıcılıkla mücadelede en etkili yöntemlerden biri olarak öne çıkıyor.