Son günlerde Türkiye'de yapay zeka kullanımına dair dikkat çekici bir araştırma sonuçları açıklandı. Yapay Zeka Politikaları Derneği'nin (AIPA) gerçekleştirdiği “Toplumda Yapay Zeka Algısı” araştırması, Türkiye genelinde yapay zeka araçlarını kullanan kişilerin oranının yüzde 57,6'ya ulaştığını ortaya koydu. Bu araştırma 17 Aralık 2025 tarihinde kamuoyuna duyuruldu ve Türkiye'de bu alandaki gelişmelerin ne denli hızlı bir şekilde ilerlediğine ışık tuttu. Katılımcıların büyük bir kısmı, yapay zeka teknolojileri ile ilgili bilgi sahibi olduklarını ve bunları günlük yaşamlarında aktif olarak kullandıklarını ifade etti. Bu durum, Türkiye’nin teknoloji alanındaki gelişimini ve toplumsal dönüşümünü gözler önüne seriyor.
Araştırmaya göre, toplumda yapay zekadan haberdar olan bireylerin oranı yüzde 80,5. Bu da her beş kişiden dördünün yapay zeka kavramı ile tanıştığını gösteriyor. Üretken yapay zeka araçlarına dair bilgi sahibi olanların oranı ise yüzde 59,7 olarak belirlendi. Ayrıca, “agentic AI” olarak adlandırılan araçlar hakkında bilgi sahibi olanların oranı yüzde 30,7 olarak tespit edildi. Bu veriler, yapay zekanın Türkiye'deki hızlı entegrasyonunu ve yaygın kullanımını gözler önüne seriyor. Özellikle genç nüfusun teknolojiye olan yatkınlığı, bu oranların artmasında önemli bir faktör olarak öne çıkıyor.
Yapay zeka kullanımının artışı, teknolojinin toplum üzerindeki etkilerinin de artmasına neden oluyor. Katılımcıların yüzde 50,1'i, yapay zeka araçları hakkında temel bilgilere sahip olduklarını, yüzde 11,1'i ise bu alanda daha ileri düzeyde bilgiye sahip olduklarını belirtti. Yine de, bu teknolojilerin etkin bir şekilde kullanılması için eğitimlerin artırılması gerektiği düşünülüyor. Türkiye'de en çok bilinen yapay zeka aracı ise ChatGPT oldu. Bu araç, yüzde 88'lik bir bilinirlik oranı ile açık bir şekilde ön plana çıkıyor. ChatGPT'nin bu denli popüler olmasının ardında, kullanıcı dostu arayüzü ve geniş bilgi tabanı ile her kesimden insanın kolaylıkla erişebilmesi yatıyor.
Uzmanlar, Türkiye'nin yapay zeka kullanım oranını dünya genelindeki ortalamalarla karşılaştırdıklarında, Türkiye'nin bu alanda oldukça ileride olduğunu belirtiyor. Dünya genelinde yapay zeka kullanım oranı yalnızca yüzde 16 iken, Türkiye'de bu oran 57,6 olarak kaydedildi. Bu durum, Türkiye'nin teknolojik gelişmelere olan adaptasyon kabiliyetinin yüksek olduğunu gösteriyor. Yapay zeka araçlarının günlük yaşamda bu kadar yaygın kullanılması, bireylerin iş yapma biçimlerini de dönüştürüyor. Özellikle işletmeler, yapay zekayı kullanarak süreçlerini optimize etmekte ve verimliliklerini artırmaktadır.
Toplumda yapay zeka kullanımının artması, ekonomik ve sosyal açıdan çeşitli etkiler doğuruyor. Araştırmaya katılanlar arasında yapay zekayı kullananların yüzde 41,8'i bu teknolojiyi kişisel amaçlar için kullanırken, yüzde 39,4'ü ise iş amaçlı kullanıyor. Eğitim amaçlı kullanım oranı ise yüzde 27,5 olarak kaydedildi. İş amaçlı kullananlar arasında en yaygın kullanım alanları ise bilgi arama (yüzde 78,6) ve fikir üretme (yüzde 68,1) şeklinde sıralandı. Bu veriler, yapay zekanın iş dünyasında karar verme süreçlerini hızlandırdığını ve yenilikçi düşünme becerilerini desteklediğini gösteriyor. Ayrıca, yapay zeka uygulamaları, işletmelerin müşteri deneyimini geliştirmelerine ve pazarlama stratejilerini optimize etmelerine olanak tanıyor.
Yapay zeka kullanımındaki bu artışa rağmen, kullanıcıların sadece yüzde 8,8'inin bu uygulamalar için ücret ödeyecek durumda olduğunu belirtmesi dikkat çekici. Ancak, kullanıcıların yüzde 22,2'si önümüzdeki altı ay içinde ücretli hizmetlere geçmeyi düşündüğünü ifade ediyor. Bu durum, yapay zeka teknolojilerinin sunduğu fırsatlara olan ilginin arttığını fakat kullanıcıların henüz bu teknolojilere yatırım yapma konusunda temkinli davrandığını gösteriyor. Kullanıcıların bu konudaki tereddütleri, çoğunlukla bilgi eksikliğinden ve yapay zeka uygulamalarının potansiyel faydalarını yeterince anlamamalarından kaynaklanıyor.
Sonuç olarak, Türkiye'de yapay zeka kullanım oranının hızla artması, toplumun teknolojik gelişmelere olan duyarlılığını ve adaptasyon yeteneğini gözler önüne seriyor. Önümüzdeki dönemde, bu teknolojilerin daha fazla entegre edilmesi ve kullanıcıların bilinçlendirilmesi, Türkiye'nin dijital dönüşüm sürecinde kritik bir rol oynayacaktır. Yapay zeka, sadece bireylerin yaşamlarını değil, aynı zamanda iş dünyasını ve toplumsal yapıyı da derinden etkilemeye devam edecektir. Bu bağlamda, devletin ve özel sektörün yapay zeka eğitimi ve farkındalığı artırma yönündeki çabaları, Türkiye'nin bu alandaki rekabet gücünü daha da artıracaktır. Türkiye'nin yapay zeka alanındaki potansiyelinin gerçekleştirilmesi için, ulusal stratejilerin belirlenmesi ve bu stratejilerin hayata geçirilmesi büyük önem taşıyor.
Bu analiz, aşağıdaki kaynaklardan derlenen bilgiler ışığında hazırlanmıştır:
- TRT Haber
Bu haber, güvenilir kaynaklardan derlenerek editöryal süreçten geçirilmiş ve özgün içerik olarak yeniden yazılmıştır.
Yorumlar
Toplulukla düşüncelerini paylaş
İlk yorumu sen yaz.