Hâkimler ve Savcılar Kurulu (HSK), Türkiye'deki belirli illerin vergi mahkemelerinin yargı çevrelerini yeniden belirleyerek önemli bir adım attı. Bu karar, 12 Aralık 2025 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlandı ve 2 Ocak 2026 itibarıyla yürürlüğe girecek. Yeni düzenlemeden etkilenen iller arasında Diyarbakır, Erzurum, Malatya ve Van gibi önemli iller yer almakta. HSK, bu değişikliklerin uygulanabilirliğini artırmak amacıyla Adalet Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğü tarafından sunulan teklifi değerlendirerek, özellikle yeni kurulan Antalya, Diyarbakır ve Kayseri Bölge İdare Mahkemeleri ile diğer bölge idare mahkemelerinin coğrafi durumlarını, iş hacimlerini ve ulaşım yönünden yakınlıklarını göz önünde bulundurdu.

Bu yeni düzenlemenin detayları, vergi mahkemelerinin işleyişini doğrudan etkileyen önemli unsurları içermektedir. Örneğin, Malatya Vergi Mahkemesi'nin yargı çevresi, Elazığ ilinin çıkarılmasının ardından "Malatya ilinin mülki sınırları" olarak yeniden tanımlandı. Bu durum, Malatya'daki vergi yargı süreçlerinin daha verimli bir şekilde yürütülmesini sağlayacak. Ayrıca, Muş ilinin Van Vergi Mahkemesi'nin yargı çevresinden çıkarılmasıyla Van Vergi Mahkemesi'nin sınırları "Van, Bitlis ve Hakkari illerinin mülki sınırları" olarak belirlendi. Bu değişiklik, bölgedeki vergi uyuşmazlıklarının daha hızlı bir şekilde çözüme kavuşturulmasına katkı sağlayacaktır. Erzurum Vergi Mahkemesi'nin yargı çevresi ise Bingöl ilinin çıkarılmasıyla "Erzurum, Ağrı, Ardahan, Bayburt, Erzincan, Gümüşhane, Iğdır, Kars ve Tunceli illerinin mülki sınırları" şeklinde düzenlendi. Bu genişleme, bu illerden gelen vergi davalarının daha etkili bir şekilde yönetilmesine olanak tanıyacak. Diyarbakır Vergi Mahkemesi'nin yargı çevresi ise "Diyarbakır, Bingöl, Elazığ ve Muş illerinin mülki sınırları" olarak belirlenmesiyle, özellikle Diyarbakır bölgesinde vergi uyuşmazlıklarının daha etkin bir şekilde ele alınmasına zemin hazırlıyor.

Bu düzenlemenin arka planında, Türkiye'deki vergi yargısının etkinliğini artırma hedefi yatıyor. HSK'nın aldığı bu karar, özellikle yeni kurulan bölge idare mahkemeleri ile birlikte, yargının daha etkin ve hızlı işlemesini sağlayacak bir altyapı sunmayı amaçlıyor. Yargı çevrelerinin belirlenmesi, mahkemelerin iş yükünü dengelemek ve vatandaşların adalete erişimini kolaylaştırmak amacıyla gerçekleştirildi. Uzmanlar, bu tür düzenlemelerin, vergi uyuşmazlıklarının çözüm sürecini hızlandırarak, mükelleflerin mağduriyetlerini en aza indireceğini ifade ediyor.

Geçmişte, yargı çevrelerinin belirlenmesi sık sık değişikliklere uğramıştı. Bu durumu, yargının karmaşıklığı ve coğrafi farklılıklar da tetikliyor. Türkiye'deki vergi mahkemeleri, her ilde farklı iş yüklerine sahip olup, buna bağlı olarak yargı süreçleri de değişkenlik göstermekteydi. Örneğin, bazı illerde vergi davalarının yoğunluğu, diğer illere göre çok daha fazla olabiliyordu. Bu dengesizlik, zaman zaman mükelleflerin adalet arayışlarını olumsuz etkilemekteydi. Yapılan son düzenleme, bu dengesizliği gidermeyi amaçlıyor ve böylece vergi yargısının daha adil bir şekilde işlemesine olanak tanıyor.

Dünya genelinde de benzer uygulamalara rastlamak mümkün. Özellikle gelişmekte olan ülkelerde, vergi mahkemelerinin yargı çevreleri sık sık güncelleniyor. Bu durum, adalet sisteminin etkinliğini artırmak ve mükelleflerin haklarını korumak adına önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Diğer ülkelerdeki bu uygulamalar, Türkiye'nin adalet sisteminin modernizasyonu açısından örnek teşkil edebilir. Örneğin, bazı Avrupa ülkelerinde vergi mahkemelerinin işleyişi, belirli bir coğrafi bölgeye göre değil, iş yüküne göre düzenlenmiş durumda. Bu, hem mükelleflerin hem de mahkemelerin iş yüklerini dengelemek adına önemli bir strateji olarak öne çıkıyor.

Sonuç olarak, HSK'nın gerçekleştirdiği bu düzenleme, vergi mahkemelerinin yargı çevrelerini yeniden belirleyerek, adalet sisteminin işleyişini iyileştirmeyi amaçlıyor. Yeni yargı çevrelerinin belirlenmesiyle, vatandaşların adalete erişiminde kolaylık sağlanması ve yargı süreçlerinin hızlandırılması bekleniyor. Gelecekte, bu tür düzenlemelerin yargı sisteminin etkinliğini artırarak, toplumda adaletin daha hızlı ve etkili bir şekilde sağlanmasına katkıda bulunması hedefleniyor. HSK'nın bu kararı, sadece vergi mahkemeleri için değil, genel olarak Türkiye'nin yargı sisteminin yeniden yapılandırılması açısından da kritik bir adım olarak değerlendiriliyor. Bu tür yenilikçi düzenlemelerin, Türkiye'nin adalet sistemini daha da güçlendireceği ve mükelleflerin haklarının korunmasına büyük katkı sağlayacağı aşikardır.

Bu analiz, aşağıdaki kaynaklardan derlenen bilgiler ışığında hazırlanmıştır:

  • TRT Haber
  • Anadolu Ajansı