Gaziantep'in simgelerinden biri olan Gaziantep Kalesi, tarihi boyunca birçok önemli olaya tanıklık etmiş ve şehrin kimliğini şekillendirmiştir. 6'ncı yüzyılda inşa edilen bu kale, Bizans, Memlük ve Dulkadiroğulları gibi farklı medeniyetlerin izlerini taşımaktadır. Ancak, 6 Şubat 2023'te meydana gelen ve "asrın felaketi" olarak nitelendirilen depremler, kalenin bazı bölümlerinde ciddi hasara yol açtı. Bu durum, hem bölge halkı hem de tarih severler açısından büyük bir kayıp olarak değerlendirildi. Kültür ve Turizm Bakanlığı, kalenin restorasyonu için Mayıs 2023'te acil bir çalışma başlattı ve böylece bu tarihi yapının korunması için önemli bir adım atılmış oldu.

Restorasyon süreci, oldukça titiz ve kapsamlı bir şekilde gerçekleştirildi. Gaziantep Rölöve ve Anıtlar İl Müdürü Kemal Yenmez, kalede yapılan çalışmalara dair detayları paylaştı. Yenmez, ilk etapta yıkılan duvarların ve taşların ayrıştırıldığını belirtti. Kültür varlıkları olarak tanımlanan taşlar, müzede toplanırken, diğer taşlar yerinde kullanılmak üzere ayrıştırıldı. Ardından, ihale süreciyle birlikte yeni bir proje planlandı ve kalenin yeniden inşası için gerekli adımlar atıldı. Yenmez, bu süreçte yıkıntı ve moloz karışımlarının tamamen temizlenerek kalenin sur duvarlarına müdahale edilmeye başlandığını vurguladı.

Restorasyon sürecinin bir diğer önemli aşaması, kalenin zemin yapısının incelenmesiydi. Yenmez, kalenin höyük üzerine kurulu olduğunu ve yapılan jeoradar taramaları sonucunda zeminlerde boşalma ve kırılmalar tespit ettiklerini açıkladı. Bu bulgular, kalenin sağlamlığını tehlikeye atıyordu. Yenmez, bu duruma karşılık olarak belirli noktalara hidrolik kireçle dolgu yapıldığını ve zemin sağlamlaştırma çalışmalarının sur duvarlarıyla paralel bir şekilde yürütüldüğünü ifade etti. Bu aşama, kalenin uzun ömürlü olabilmesi için kritik bir adım olarak değerlendirildi.

Restorasyon çalışmalarının zamanlaması da dikkat çekici bir konu oldu. Yenmez, sur duvarlarındaki çalışmaların bir yıl içinde tamamlandığını, ancak restorasyonun genel tamamlanmasında 4 aylık bir gecikme yaşandığını belirtti. Bu gecikmenin çeşitli sebepleri olabileceğini, ancak en önemli faktörlerin zemin sağlamlaştırma ve taşların yeniden kullanılması için yapılan titiz çalışmalar olduğunu ifade etti. Bu tür projelerde zamanlamanın her zaman zorlu bir unsur olduğunu vurgulayan Yenmez, sürecin sonunda kalenin yeniden eski ihtişamına kavuştuğunu söyledi.

Kalenin restorasyonu sırasında, güvenlik önlemleri de ihmal edilmedi. Yenmez, kale üzerindeki yürüyüş yolları ve sur duvarlarının eteklerindeki kayma riskine karşı pek çok tedbir alındığını aktardı. Bu çalışmaların ekim ayında tamamlandığını belirten Yenmez, kalenin artık daha güvenli bir hale geldiğini ifade etti. Bu tür depremlerde kalenin zarar görmeden ayakta durabileceğini düşündüklerini belirten Yenmez, kalenin hem tarihî hem de turistik açıdan yeniden canlanacağını ifade etti.

Gaziantep Kalesi'nin restorasyonunun tamamlanmasının ardından, ilgili birimlere teslimatın yapıldığını bildiren Yenmez, kalenin kısa süre içinde yeniden ziyarete açılacağını duyurdu. Bu durum, hem yerel halk hem de turistler için büyük bir heyecan kaynağı oldu. Gaziantep halkı, kalenin yeniden açılmasını ve tarihî miraslarının korunmasını büyük bir sevinçle karşılamaktadır. Kalenin, şehrin kültürel ve turistik kimliğine katkıda bulunmaya devam etmesi bekleniyor.

Sonuç olarak, Gaziantep Kalesi'nin restorasyonu, hem geçmişin korunması hem de geleceğin inşası açısından son derece önemli bir adım olarak öne çıkıyor. Tarihi yapının yeniden ziyarete açılması, bölgedeki turizmi canlandıracak ve Gaziantep'in zengin kültürel mirasını geleceğe taşımak için büyük bir fırsat sunacak. Tüm bu süreç, depremin yarattığı yıkıma karşı bir direniş hikayesi olarak da değerlendirilebilir. Gaziantep, tarihî mirasına sahip çıkarak, gelecekteki nesillere bu mirası aktarma konusunda kararlı bir duruş sergilemiş oldu.