BM, Kış Şartlarına Rağmen İsrail'in Gazze'ye Yardımını Engellediğini Açıkladı

Birleşmiş Milletler (BM), 15 Aralık 2025 tarihinde yaptığı açıklamada, İsrail'in Gazze'ye yönelik insani yardım girişimlerini engellemeye devam ettiğini duyurdu. BM Genel Sekreter Sözcü Yardımcısı Farhan Haq, günlük basın toplantısında, bu engellemelerin özellikle kış koşullarının şiddetlendiği bir dönemde yaşandığını belirtti. Gazze'deki savunmasız aileler için yapılan yardımların, karşılaşılan aşırı zorluklar nedeniyle ciddi şekilde kısıtlandığı ifade edildi. Bu durum, bölgedeki insani krizin derinleşmesine ve acil müdahale gereksinimlerinin artmasına yol açmakta.

Haq, BM İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (UNOCHA) personelinin, bölgedeki insani ihtiyaçların artarken yardım ulaştırma kapasitesinin sürekli olarak aşındığını vurguladığını söyledi. Özellikle son günlerde etkili olan yoğun yağmurlar ve soğuk hava koşulları, bölgedeki yaşamı daha da zorlaştırdı. Gazze'deki aileler, temel ihtiyaçlarını karşılamakta büyük güçlükler yaşarken, yeni doğan bebeklerin hipotermi riskiyle karşı karşıya kaldığına dikkat çeken Haq, bu duruma karşı özel yardım kitleri dağıtıldığını kaydetti. Bu yardım kitlerinin, sıcak tutan giysiler ve sağlık malzemeleri içerdiği belirtiliyor. Ancak, bu yardımların yetersiz kaldığı ve daha kapsamlı bir müdahalenin gerektiği aşikâr.

Geçtiğimiz hafta içinde, 3 bin 800 çadır ve 4 bin 600 branda gibi acil barınma malzemeleri Gazze'ye ulaştırıldı. Bunun yanı sıra, temel gıda ve hijyen malzemelerinden oluşan yardım paketleri de dağıtılmaya devam etmekte. Ancak, Haq, 15 Aralık itibarıyla yardım ulaştırma kapasitesinde yaşanan kısıtlamaların, bu yardımların ölçeğini azaltmak zorunda bıraktığını dile getirdi. Yardım malzemelerinin ulaştırılmasındaki engellerin, yalnızca fiziksel değil, aynı zamanda siyasi boyutları da olduğunu ifade eden uzmanlar, bu durumun bölgedeki insani krizi daha da derinleştirdiğini belirtiyor.

Gazze'de çocukların eğitimine erişim sağlamak amacıyla yapılan çalışmalara da değinen Haq, 5 bin çocuğa yönelik geçici öğrenim alanları oluşturma çabalarının devam ettiğini belirtti. Ancak, İsrail'in eğitim malzemelerinin bölgeye girişini engellemesi, bu çabaları da olumsuz yönde etkiliyor. Dolayısıyla, çocukların normal eğitime geri dönme çabaları kısıtlı kalıyor. Eğitim, çocukların geleceği açısından kritik bir öneme sahipken, bu tür engellemeler, sadece mevcut durumu değil, gelecekteki nesillerin de hayatını olumsuz etkiliyor.

Haq, UNOCHA'nın insani yardım müdahalesinin ölçeğini artırma çabasının önündeki engellerin devam ettiğine dikkat çekerek, bu engellerin kaldırılması gerektiğini belirtti. Yardım ulaştırma yeteneklerinin artırılması için erişim sağlanmasının elzem olduğu belirtilirken, BM ve ortaklarının ihtiyaç sahibi herkese ulaşabilmesi için bu durumun acilen düzeltilmesi gerektiği vurgulandı. Bu noktada, uluslararası toplumun, İsrail hükümetine yönelik baskılarını artırması gerektiği görüşü öne çıkmakta. Sadece BM değil, diğer uluslararası kuruluşlar ve sivil toplum örgütleri de bu durumu ele alarak, Gazze'deki insani krizin çözümü için daha aktif bir rol üstlenmelidir.

Bu durum, Gazze'deki insani krizin ne kadar derinleştiğini ve acil müdahale gerektirdiğini gösteriyor. Uzmanlar, bölgedeki insani durumun her geçen gün daha da kötüleştiğini ve özellikle kış mevsimiyle birlikte yardıma muhtaç insanların sayısının artacağını öngörüyor. Sosyal hizmetler, gıda güvenliği ve temel temizlik malzemeleri gibi konular, bölgedeki ailelerin günlük yaşantısını sürdürmeleri açısından kritik bir önem taşıyor. Özellikle kış aylarında, ısınma ve barınma ihtiyaçlarının karşılanamaması, insanların yaşamlarını tehdit eden bir durum haline geliyor.

Tarihi ve siyasi bağlamda değerlendirildiğinde, Gazze'deki insani kriz, uzun yıllardır devam eden çatışmaların ve siyasi gerilimlerin bir yansıması olarak ortaya çıkıyor. Bu durum, uluslararası toplumun dikkatini çekmekte ve yardım çabalarının artırılması gerektiğini göstermektedir. Özellikle Orta Doğu'daki diğer ülkelerdeki insani yardım örnekleri göz önüne alındığında, bu tür krizlere müdahale etmek için yapılan uluslararası yardımların ne kadar önemli olduğu bir kez daha ortaya çıkıyor. Ancak, Gazze'deki durum, diğer bölgelere göre daha karmaşık ve derin bir sorun barındırıyor; bu nedenle çözüm önerileri de farklılık göstermektedir.

Sonuç olarak, BM'nin açıklamaları, Gazze'deki insani krizinin boyutunu gözler önüne seriyor. Kış şartlarının ağırlaşmasıyla birlikte, bölgedeki insanlara yardım ulaştırma çabalarının daha fazla engelle karşılaştığı bir gerçek. Gelecek dönemde, uluslararası toplumun bu duruma daha fazla dikkat göstermesi ve yardım çalışmalarının önündeki engellerin kaldırılması, bölgedeki yaşam koşullarının iyileşmesi açısından kritik bir önem taşıyor. Gazze'deki insani krizin çözümü için atılacak adımlar, sadece bölgedeki insanları değil, aynı zamanda uluslararası toplumu da etkileyecek, bu yüzden daha geniş bir perspektifle ele alınmalıdır.