AB Üyesi Ülkeler, Rusya'nın 210 Milyar Avroluk Varlıklarını Süresiz Dondurdu

Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkeler, Rusya'nın elindeki yaklaşık 210 milyar avro değerindeki varlıklarının süresiz olarak dondurulmasına karar verdi. Bu önemli karar, 12 Aralık 2025 tarihinde AB Konseyi tarafından yapılan açıklamayla duyuruldu. AB ülkeleri, bu varlıkların geri gönderilmesini yasaklayarak, Rusya'nın finansman kaynaklarının Ukrayna'daki savaşta kullanılmasını engellemeyi hedefliyor. Söz konusu önlemler, Rusya'nın Ukrayna'ya verdiği zararların tazmini gerçekleşene kadar geçerli olacak.

Dondurma işlemi, yalnızca Rusya'nın devlet kurumlarına değil, aynı zamanda Rusya Merkez Bankası'nın yanı sıra onun talimatıyla hareket eden tüm tüzel kişileri de kapsıyor. AB yetkilileri, dondurulmuş varlıkların geri gönderilmemesi konusunda kararlı bir tutum sergiliyor. Estonya Başbakanı Kaja Kallas, bu varlıkların Ukrayna'nın uğradığı zararı tazmin etmediği sürece AB topraklarında kalacağını belirtti. Ayrıca, Rusya'nın barış müzakerelerine ciddiyetle yaklaşana kadar baskıların artırılacağına dikkat çekti. Bu açıklamalar, AB'nin stratejik hedeflerinin yanı sıra, üye ülkeler arasındaki dayanışmayı da pekiştiriyor.

Geçmişte benzer durumlar yaşanmıştı. 2022 yılında başlayan Rusya-Ukrayna savaşı, Avrupa ülkelerini çeşitli yaptırımlar uygulamaya yönlendirmişti. O tarihten bu yana, AB, Rusya'nın ekonomik kaynaklarını sınırlamak için birçok önlem aldı. Bu bağlamda, dondurulmuş varlıkların durumu, uluslararası ilişkilerde önemli bir araç haline geldi. AB, Rusya'nın Ukrayna'daki askeri faaliyetlerini finanse etmesini engellemek için bu tür önlemleri kararlılıkla uyguluyor.

AB'nin bu kararının ardında yatan sebeplerden biri de, Rusya'nın savaşın başlangıcından bu yana gerçekleştirdiği askeri saldırılar sonucunda Ukrayna'da meydana gelen büyük hasar ve kayıplardır. Savaşın yarattığı insani kriz, milyonlarca insanın evlerini terk etmesine ve ülke içinde büyük bir göç dalgasının yaşanmasına neden oldu. Bu durum, AB'nin, Ukrayna'nın yeniden inşası için gereken maddi kaynakların sağlanmasına yönelik baskısını artırmıştır. Dondurulmuş varlıkların kullanımı, bu yeniden inşa sürecinde önemli bir finansman kaynağı olarak değerlendirilmektedir.

Uzmanlar, bu tür yaptırımların sadece ekonomik değil, aynı zamanda siyasi etkileri olabileceğini vurguluyor. Rusya'nın maliyetlerini arttırma hedefi, AB'nin birlik içinde hareket etmesini pekiştiriyor. Bu karar, ayrıca Ukrayna'nın savaş alanındaki gücünü artırırken, müzakerelerde de daha güçlü bir pozisyon elde etmesine yardımcı olabilir. Özellikle, dondurulan varlıkların geri alınması konusunda Ukrayna'nın elini güçlendirecek bir argüman olarak öne çıkmaktadır.

Dünyada benzer örnekler de mevcut. Örneğin, 2014 yılında Kırım'ın ilhakından sonra uygulanan yaptırımlar, Rusya'nın uluslararası alandaki hareket alanını daraltmıştı. Ancak, Rusya'nın bu yaptırımlara karşı gösterdiği direnç ve uluslararası arenada alternatif pazarlar bulma çabaları, yaptırımların etkinliği konusunda sorgulamalara yol açtı. Uluslararası toplum, Rusya'nın ekonomik baskılarla caydırılabileceği görüşünde birleşiyor. Ancak bu yaklaşımın uzun vadeli sonuçları ve Rusya'nın bu baskılara karşı alacağı önlemler üzerine tartışmalar sürüyor.

AB'nin bu yeni dondurma kararı, sadece ekonomik bir strateji değil, aynı zamanda siyasi bir mesaj olarak da değerlendiriliyor. AB'nin birlik içinde hareket etme kararlılığı, Rusya'nın uluslararası ilişkilerdeki tutumuna karşı bir tepki olarak ortaya çıkıyor. Bu süreç, AB'nin güvenlik politikalarının yeniden şekillenmesine ve üye ülkeler arasında daha sıkı bir entegrasyona zemin hazırlıyor.

Sonuç olarak, AB'nin Rusya'nın 210 milyar avro değerindeki varlıklarını süresiz dondurma kararı, hem ekonomik hem de siyasi açıdan önemli bir adım olarak öne çıkıyor. Bu karar, gelecekteki müzakereler ve barış süreçleri için zemin oluşturma potansiyeli taşıyor. AB, bu süreçte hem kendi iç birliğini korumak hem de Ukrayna'nın ihtiyaçlarını karşılamak adına kararlılıkla hareket etmeye devam edecektir. 18 Aralık'ta Brüksel'de yapılacak AB Liderler Zirvesi ise bu konunun daha geniş bir çerçevede ele alınacağı önemli bir fırsat sunacak. Zirvede, üye ülkelerin Rusya'ya karşı alacakları yeni stratejiler ve yaptırımların sürekliliği gibi konuların tartışılması bekleniyor. Bu durum, AB'nin uluslararası ilişkilerdeki rolünü ve etkisini daha da artırabilir.